SİYASET
NEDİR?
---İsmail
KARA---
Dün
bir yazı okudum.
13.ve
14.dönem milletvekili Sayın Enver Turgut yazmış.
Turgut
bu yazısında siyaseti anlatıyor ve özetliyor;
“Siyaset, kesinlikle bir meslek, meşrep,
esnaflık, çıkar veya menfaat sağlama aracı değil, sadece, ülke vatandaşları
tarafından; Demokrasinin gereği olarak: “Şerefli-saygın, onurlu-soylu, dürüst
ve bilge insanlara verilen, belirli süreli, kamu yararına halkı idare ve idame
etme” görevinden ibarettir.
Turgut’un
bu görüşüne saygı duyuyor ve aynen katılıyorum.
Türkiye’yi
idare etmede görev alanların toplaştığı yerin bile büyük bir adı var; TBMM “Türkiye
Büyük Millet Meclisi…”
O halde, burada yer alanların da gerçekten onurlu,
dürüst, saygın ve bilge kişiler olması gerekir.
Düşünün
ve irdeleyin bakalım, 550 milletvekilinin kaçı bu vasıfları taşıyor?
Bir
kere, Devlete memur alırken dahi yüksek tahsil şartı aranıyor ama memurları
idare edecek kişilerde (yani milletvekilleri için) böyle bir şart aranmıyor.
Öte
yandan daha önce suç işlemiş ve mahkûm olmuş kişilere de TBMM’ne girme izni
veriliyor. İş bununla da kalmıyor, aynı durumdaki kişiler; bakan, başbakan,
cumhurbaşkanı olabiliyor.
Şimdi
soruyorum; “Onurlu, dürüst, saygın, saygın, bilge kişilik” vasıfları nerede?
Üstelik
kişi seçilip de TBMM çatısı altına girmişse; çelikten bir zırhla korunuyor
adeta… Buna “Dokunulmazlık” diyoruz.
Milletin aslına dokun ama vekiline dokunma!..
Keşke
iş bununla kalsa, nerede?
Her
türlü imkândan yararlanıyorlar; yüksek maaş, iki yıl sonrasında çok yüksek
maaşla emeklilik, en lüks hastanelerde muayene ve tedavi, en ucuz yemek,
etrafında pervane gibi dönen ve yüksek maaşla çalışan diğer görevliler,
iletişim ve ulaşımdaki olanaklar vb…
Özetle,
yoğurdun kaymağı onlara ait…
Bazı
milletvekilleri de Türkiye’nin yüce menfaatlerini savunmak için değil de, ülke
aleyhine faaliyetlerde bulunmak için seçilmişler.
Bunlara
sağlanan menfaatler, düşündükçe canımı acıtıyor.
TBMM,
ne bu gibilerin, ne de geçmişi karanlık kişilerin saklanma yeridir.
Aksine
durumlar, siyaset ve demokrasi çarkındaki olumsuzlukların istenmeyen,
beklenmeyen görüntüleridir.
Ve…
bu olumsuzluklar ülkenin selâmeti için yok edilmelidir.
İşte, Sayın Enver Turgut’u; Bize (insanlığa
ve millete) yol gösteren, ışık tutan ve geleceği aydınlatan özgün makalesinden
dolayı kutluyor ve bu alandaki çabalarını azimle sürdürmesini “millete rağmen
milletvekilliği” komedisine son verilmesi için, elinden geleni esirgememesini
istiyor ve bekliyoruz.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder